Cumayeri MHP Belediye Başkan Adayı Mustafa Koloğlu’nun Basın açıklaması
Cumayeri Milliyetçi Hareket Partisi Belediye Başkan adayı Mustafa Koloğlu , Cumayeri İlçesi vatandaşları arasında şu sıralar aleyhinde asılsız iddialar üzerinden karalama kampanyası yapılması üzerine bir basın açıklaması yaptı.MHP Cumayeri Belediye Başkan adayı Mustafa Koloğlu basın açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
HABER:Burası Cumayeri
Garip bir rulman hikâyesi
Son günlerde, Anadolu Rulman San. Tic. A.Ş. ile ilgili, siyasi muhaliflerimizce,şahsıma yönelik karalama kampanyaları yapılmakta, asılsız iddialar ortaya atılarak hem fabrika çalışanlarının, hem de seçmenlerimizin zihinleri bulandırılmaya çalışılmaktadır.
Bir şirketin özel durumunun, kamuoyu ile paylaşmanın yanlış olduğunu düşünmemize rağmen, bu söylemlerin bizimle birlikte, bu şirkete de zarar verdiği kanaatindeyiz. Bu duruma son verebilmek için süreci kamuoyu ile paylaşma gereği doğmuştur.
2004 yılında, Teşvik Kanunu ile birlikte, ilçemize yatırımcı çekebilmek ve istihdam sağlamak amacıyla hızla çalışmaya koyulduk. İmar planımızda yatırımcıya tahsis edilebilecek arazimizin olmaması, bizi farklı alternatiflere yönlendirdi.
Karşımıza çıkan, bürokratik engellerin yanında; çeşitli çevreci vakıf, dernek ve sivil toplum örgütlerinin tehditlerine rağmen yılmadan mücadele ettik.
Düzce’ye gelen en büyük yatırımcılardan biri olan firmayı ilçemize kazandırmak maksadı ile çalışmalara başladık. 5 yıl içerisinde 500 kişilik istihdam ve 40 bin metrekare kapalı alan taahhüt eden firmaya Tuzakkıran mevkiindeki 125 bin metrekare alanımızı gösterdik. “Arazinin engebeli olduğunu, kendilerinin 40 bin metrekarelik düz alana ihtiyaçları olduğunu” söylediler. Kendi imkânlarımızla bu alandan25 bin Kamyon malzeme kaldırıptesviye ederek,firmaya teslim ettik.
Firma 3 yıl içerisinde 10 bin metrekare kapalı alan yapmış ve 150 kişilik istihdam sağlamıştır.
İSKİ, firmanınikinci etap için temel pabuçlarını atmasına rağmen, sonradan “Melen İçme Suyu Havzası Koruma Kararı” çıktığı için inşaatı durdurdu. Dolayısı ile firma taahhüdünü yerine getirememiş oldu.
Milli Emlak Müdürlüğü de22.180 metrekare alanın bedelini tahsil ederek firmaya satmış, geri kalan 103 bin metrekarelikalanı geri almıştır.
Muhaliflerin “Anadolu Rulman’a peşkeş çekti” dedikleri alan, 320 bin metrekarelik alanın % 7’sine tekabül eden 22 bin 180 metrekaredir.
Görüldüğü üzere herhangi bir peşkeş söz konusu değildir.
Bu fabrika ile 150 kişilik istihdam sağlanmıştır.
Gelelim grev sürecine;
Önce şunuhatırlatalım; Anadolu Rulman fabrikası özel bir firmadır. Belediyenin burayı denetleme yetkisi vardır ancak iç işlerine karışma hakkı yoktur. Problemli durumlarda ise taraf olmaz ancak hakemlik yapabilir.
Yönetim ve işçiler arasında anlaşmazlık sonucu, işçiler en doğal hakları olan Grev Hakkı’nı kullanmışlardır.
Biz bu süreçte belediye başkanı olmamamıza rağmen, burada çalışan işçi kardeşlerimizin mağdur olmaması için uzlaşma sağlama ve hakemlik etme noktasında çalışmalarda bulunduk.
İşçi kardeşlerimize giderek taleplerini sorduk. Dönemin sendika başkanıyla, firma ile arayı bulma konusunda neler yapabileceğimizi görüştük. (Dönemin sendika başkanı Sn. Müzemmil TOPKARAOĞLU ve arkadaşları bizim ziyaretimizi hatırlayacaklardır.)
Fabrika yönetimine de giderek, işçilerin şartlarının düzeltilmesini, bu konuda fedakârlıkta bulunmalarını söyledik. Bu süreçte birkaç kez fabrika yönetimini ziyaret ettik; fabrika yönetiminin Lokavt (iş yerini kapatma) hakkını kullanmayı düşündüğünü gördük.
Kuruluşunda ciddi bir emeğimiz olan bu fabrikanın kapatılması bizi ziyadesi ile üzecekti. Zaten kısıtlı olan istihdam konusunda, çalışan insanlarımızın da işsiz kalmaması için çabalarken, bazı çalışanların “bizim taleplerimiz karşılanmıyorsa fabrika kapansın” sözleri de bizi üzmüştür.
Fabrikayı kuran Sn. Harun ADIGÜZEL Bey’den, sürece dâhil olmasını, çözüm noktasında yardım etmesini istedik. Aslında işçilerin talepleri ile yönetimin önerisi arasında çok büyük bir fark olmadığını, durumun çarpıtılmaya çalışıldığını ve şirket üst yönetimi ile durumun yeniden değerlendirilmesini ve olayın bir an önce çözüme kavuşturulması gereğini vurguladık.
Kendisi, bizim çabalarımız sonucu fabrikaya gelerek olaya müdahil oldu ve sonuç itibari ile her iki tarafın da memnun kaldığı bir çözüm yolu bulunarak sorun çözüldü. Emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ediyorum.
Gelelim bu güne;
Siyasi muhaliflerimiz, olayı çarpıtarak, bir kesimi, “Anadolu Rulman’a peşkeş çekti” diye yönlendirmeye çalışırken; diğer kesime de” grev zamanı sizin yanınıza gelmedi” diyerek kışkırtmaktadır.
Buradan tekrar söylüyorum; görev süremizde yapmış olduğumuzbütün icraatlarımızla ilgili mahkeme yolu açıktır ve en küçük iddiası olanla da hukuk önünde hesaplaşmayahazırız.
Grev sürecinde işçilere destek vermediğimiz yönündeki iddialara gelince;
Fabrikanın kapısına kilit vurmaya çalışanlara karşı vermiş olduğumuz mücadeleyi anlattım. Bizburada siyasi bir beklenti içerisinde olmadık, sadece hiçbir gencimizin işsiz kalmamasımücadelesini verdik. Orada çalışan bir grup işçimizin “bizi desteklemedi” serzenişine üzülsek de, onlara iş imkânı sağlamanın huzurunu ve gururunu yaşadık.
Bizim sendikaya karşı olmamız konusuna da gülüp geçiyorum. Çünkü Cumayeri Belediyesi çalışanlarının sendikaya geçmesi bizim öncülüğümüzde olmuştur.
Şunun bilinmesini istiyorum, yaşadığımız onca sıkıntıya, iftiraya, eleştiriye rağmen Anadolu Rulman’la alakalı yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim. Cumayeri halkı bize bir yetki verdi, bizde bu yetkiyi imkânlarımız ölçüsünde, en iyi şekilde yerine getirdik.
İşçilerin haklarını savunma adına siyasi şov yapanlara gelince;
Aynı dönemde Pakmaya fabrikasında yaşanan sendika krizinde neden işçilerin yanında yer almadınız?
Benzer iki olay karşısında takınılan farklı davranışınızın sebebi nedir?
Şu anda 100 den fazla arkadaşımızın çalışmakta olduğu bir firmayı ilçemize kazandıran şahsımı eleştirmek ve bu işten siyasi rant elde etmek için harcadığınız zamanı ve enerjiyi, nedenCumayeri ne daha fazla istihdam sağlamak için harcamadınız?
Bizim Cumayeri’ne kazandırmış olduğumuz 200 kişilik istihdamın üzerine ne kadar ilave yaptınız? Siz bunlardan bahsedin. Çuvaldızı bize batırmanızdan bir rahatsızlığımız yoktur ancak birazda iğneyi kendinize batırmanız gerekmiyor mu?
Sonuç olarak; bırakalım onlar bağcıyı dövmeye çalışsınlar, biz gücümüz yettiğince üzümdikmeye devam edeceğiz
Şu gerçeği de unutmayalım; çözümde görev almayan, sorunun parçası olur.
Selam ve dua ile.
Her şey daha güzel olacak.
Haber tarihi: 20/02/2019
Haber Okunma: 1079
Haber Yorumları: 0
“Bana Mustafa Kemal’i anlatır mısınız? | |
Nevzat Keleş-İle GERÇEKLER |
Kitabın Ortası | |
Saadettin Akbaş |
ÜÇÜNCÜ MEVKİDEKİLER | |
Aydın KOÇ |
İş hayatında başarı için 10 altın kural | |
Ayhan KURT |
BERAT GECESİ VE FAZİLETİ | |
MUSTAFA DUMAN |
Tasarım ve Programlama: Omnportal
e-mail adres
duzcegercek81@gmail
.com